BİR KAHRAMANLIK DESTANI: SARIKAMIŞ 1914
Prof. Dr. Durmuş Yılmaz
Birinci Dünya Savaşı’nın önemli cephelerinden biri olan Doğu Cephesi Harekâtı (Sarıkamış), Dünya savaşının başlaması ile beraber Rus ordularının, 1878 yılından itibaren işgali altında bulundurduğu Kuzey Doğu Anadolu’dan (Elviye-yi selase) harekete geçerek Erzurum’a doğru başlatmış oldukları ilerlemeyi durdurmak ve Basra Körfezinden çıkarak Irak üzerinden Anadolu’ya girerek Ruslarla birleşmek suretiyle “Doğu Çemberi”ni kapatacak olan İtilaf Devletleri ordularının önünü kesmek amacıyla başlatılmış bir harekâttır. Bu harekât hakkında bazı yanlış değerlendirmeler ve önyargılar maalesef hâlâ toplumuzda, önyargılı ve -belki de kasıtlı- yorumların dolaşmasına neden olmaktadır. Bazı yazarlar, cephe kumandanı ( 3. Ordu) ve Başkumandan Vekili Enver Paşa’nın 1909 yılında Abdülhamit II’nin tahttan indirilmesindeki rolünden dolayı; bazı yazarlar, 1915 yılındaki Doğu Anadolu Ermenilerinin güney bölge ve şehirlerine Zorunlu Sevk ve İskanından (Tehcir) dolayı; bazı yazarlar da Dünya Savaşında Osmanlı devletinin İngilizlere karşı Almanya ile ittifak yapmasından dolayı sürekli olarak Enver Paşa’yı suçlamışlar ve buna bağlı olarak da Enver Paşa’nın yönettiği Doğu Cephesi Harekâtını “Hezimet…Tek kurşun atmadan 90 Bin askerin şehit düşmesi… Yanlış Yönetim…” gibi yargılamalarla Enver Paşa’yı halkın gözünden düşürme yoluna gitmişlerdir. Tarihî hakikat böyle değildir[1]. Önce şu yanlışları düzeltelim: 1.Şehit sayısı 90 Bin değildir. Kesin sayı tam olarak bilinmemekle beraber 50 Bin civarındadır. Zira 3. Ordunun toplam mevcudu 85 Bin dolayındadır. 2. Üçüncü Ordu birlikleri 22 Aralık 1914 tarihinden itibaren çeşitli kollardan ilerlemekte olan Rus Askerleri ile karşılaşmışlar ve Köprüköy ve diğer cephelerde şiddetli çarpışmalar meydana gelmiş bu çarpışmalarda çok sayıda şehit verildiği gibi sayıları 6 bin civarında asker de Ruslara esir düşmüştür. Aynı şekilde çok sayıda Rus askeri de Türk ordusuna esir düşmüş daha sonra esir değişimi yapılmıştır. “Tek Kurşun atmadan…” ifadesi yanlıştır. 3. En büyük kayıp, Soğanlı dağlarında kestirme yoldan Sarıkamış’a ulaşmak isteyen öncü birliklerde meydana gelmiş ve bu birliklerden 8 Bin dolayında şehit verilmiştir. Açlık ve soğuk sebebiyle şehit düşen askerler bunlardır. 4.Cephe gerisinde ve harekât durdurulduktan sonra da çok kayıp verilmiş, Tifüs hastalığı ve yeterli sağlık personeli ve ilaç bulunamaması sebebiyle şehit sayısı artmıştır. Harekâtla ilgili olarak önce şu tespitleri yapalım:
1. Enver Paşa’nın orduyu harekâta sevk etmesinde aceleci davrandığı doğrudur. 2. Ordunun ve askerlerin donanımının eksik olduğu doğrudur. 3. Mevsim ve coğrafî şartların bir harekât için elverişli olmadığı doğrudur. Bu gerçekler ortada iken acaba Enver Paşa neden orduyu sevk etmiştir? Sorunun cevabı, Sarıkamış harekâtının – sayılan olumsuzluklara rağmen ordunun harekete geçirilmesinin- gerçek sebebini teşkil edecektir. Sarıkamış harekâtının gerçek sebebi, Rus ordusu ile ilerlemekte olan Ermeni terör örgütü militanlarının Rus ordusundan aldığı güç ve destekle Sarıkamış civarında Türk köy ve kasabalarında başlattıkları korkunç katliamı durdurma ve bu militanların Sarıkamış’a inerek yapabilecekleri katliamı önlemek isteğidir. Gerçek sebep budur. Zira, 1914 yılında Sarıkamış, Erzurum ve Kars arasında en büyük şehirdir. Bölge halkından erkeklerin çoğu cephelere gittiği için yerleşim yerleri adeta korumasız kalmıştır. Ermeni çetelerinin özellikle kadınlara ve çocuklara uyguladığı “efal-i şenia” hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği boyutlara ulaşmıştır. Sarıkamış bölgesinden Erzurum’a ulaşan haberlerde katliam ve işkencenin daha da yaygınlaşacağı haberi Enver Paşa ile diğer kumandanları bir an evvel harekete geçmek hususunda adeta zorlamıştır. Rus askerlerinin de Erzurum istikametinde ilerliyor olmaları bu harekâtı zorunlu kılmıştır. Enver Paşa, orduyu meydana getiren birliklerden yiyecek, giyecek, silah ve cephane yönünden kısmen de olsa donanımlarını tamamlayabilmiş birlikleri öncü birlikler olarak harekete geçirmiş ve Sarıkamış istikametine sevk etmiştir. Bu birlikler, Rus ordusu ile ilk karşılaşan ve kahramanca savaşan kıtalardır. Bu askerlerin kahramanlığı her türlü takdirin üstündedir. Ne var ki, 26-27 Aralık günlerinde çıkan korkunç fırtına (Kar tipisi) askerlerin hareket kabiliyetini zayıflatmış ve şehit sayısının artmasına sebep olmuştur. Enver Paşa ve üçüncü ordunun her rütbeden askerleri kendilerine verilen görevleri en iyi şekilde yerine getirmişler, “Vatan Müdafası” anlamında gerçek bir “Kahramanlık Destanı” yazmışlardır. Başta Enver Paşa olmak üzere 3. Ordunun bütün kumandan, erbaş ve erlerini saygı, rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun.
[1] Sarıkamış Harekatı Hk. Bkz:Birinci Dünya harbinde Türk Harbi, Kafkas Cephesi, 3. Ordu harekâtı C.I, Gnk.Basımevi Ankara 1993,s.385 |
|
||||||||||||||||||||||||||
|